kafire karsi turk

1071'de Selçuklular Manzikert'de (=Malazgirt) Bizans ordusunu mağlub ettiler. Böylece Anadolu yabancı halkların istilasına açıldı.

Bizans Imparatoru Alexios I. elçilerini Roma'daki kiliseye gönderdi ve onlardan yardım istedi.

Papa Urban II. 27 Kasım 1095de Clermont'da ilk Haçlı Seferi için çağrısını yaptı. Urban'ın söylevi hakkında çeşitli kronistler (=tarih anlatanlar) birbiriyle çelişen anlatımlar yapıyor. Bugün elimizde bu söylevin güvenilir bir metni yok.

Aşağıdaki metni internetde buldum:

Çünki, çoğunuzun bildiği gibi Türkler, bir Fars halkı, onlara saldırdı, ve Akdeniz'in Aziz Georg'un (=Yorgos) kolu denilen kısmına kadar Roma toprağına girdiler.
(...)
Ve bu yüzden ben, hayır, ben değilim, İsa'nin acil habercisi olarak dürüst bir ricayla Allah size ihtar ediyor , her sınıftan erkekler, hangisi olduğu farketmeden, atlı ve yaya savaşçılar, zenginler ve fakirler, bu değersiz ırkı ülkelerimizde yok etmek ve hristiyan halka vakit geçirmeden yardım etmeniz için, tekrar tekrar çağrı yapıyor.

(Ü: MGS)

İnternet kaynakları Hiebl, 20.11.2018

Bu metinde dinsizler Fars olarak adlandırılıyor. Haksız değil. Çünki Bizans'a saldıran Selçukluların resmi dili Farisi idi.

Dediğimiz gibi, Urban söylevinin tam metni elimizde yok. Kesinlikle açık olan onun bu söylevle insan öldürme yasağını kaldırdığıdır.

Urban bununla da yetinmiyor: Kim dinsizleri öldürürse, onun günahları affedilecektir.

İnsan öldürrmek "günah"tı. "Dinsiz" öldürmek sevap oldu.
Urban dinsizleri Türk olarak mı, yoksa Fars olarak mı adlandırdı, bilmiyoruz.

Urban, Bizans Imparatoru'nun elçisini kabul ettiğini, onun Türkleri geri püskürtmek için yardım istediğini anlattı.

Jones, 1994, S. 19, A132B

Keşiş Robert (1055-1122) bir papaz ve Urban II. nin kronisti idi. O Papa'nın söylevini böyle anlatıyor:

Kudüsten ve Konstantinopolisten üzücü haberler aldık. Lanetli Fars halkı, Allah'ı tanımayan ve yanlış amaçları olan bir ırk, hristiyanlarin ülkelerine saldırdı ve onları soygun, ateş ve kılıçla mahvetti.

Milger, 1988, S. 33, A133B

Gerçek olan şudur ki, Haçlı Seferlerinin başlangıcında "Allah'ı inkar eden", "mabutlara tapan", "dinsiz", "imansız" anlamlarında hristiyan damgalı yeni bir kavram yaratıldı.
Kisa zamanda Sarazenler ve Maurlar gibi öcü imajı isimlerinin yerini Araplardan alınan bir kavram alacaktı:
“Türk!”.

Bundan sonra İsa adına yapılan kutsal savaşın düşmanı, "insan olmayan" yahut "avlanması gereken vahşi", "Türk" adını taşıyacaktı.

Bir öcü imajının yaratılması profesyonellerin görevidir. Öcü imajı propagandasının amacı yığınların kandırılması (=manipulation) dır.

Sözde Imparator Alexios'un Flandern Grafı'na g&önderdiği mektup:

Onlar (Türkler) hristiyan oğlanlarını ve gençlerini vaftiz leğeninin üzerinde sünnet ediyorlar, İsa' ya hakaret için sünnet kanını bu leğene akıtıyorlar ve onları bunun içine işemeye zorluyorlar ve onları zor kullanarak...

(Ü: MGS) Milger, 1988, S. 35, A133B

Sözde İmparator Alexios'un 1088de Flandern Grafı'na yazdığı bir mektubun kopyaları çoğaltılmıştı.
Metin, Papa Söylevinin çeşitli versiyonlarının ifade edilmesinde de kullanıldı.
Bu yazida Alexios Türklere karşı yardım istiyor ve karşılığında Konstantinopolis'deki hazineleri ve kutsal emanetleri sunuyordu. Buna benzer uygunsuzluklardan dolayı, yazarın Bizans İmparatoru olduğundan şüphe edildi. Önümüzde duran propagandanın bir ustalık eseridir.

(Ü: MGS) Milger, 1988, S. 34 A133B

Sözde İmparator Alexios'un yazdığı yardım çağırısı, yüzyıllar boyunca kopya edildi ve kronistler (=tarihçiler) tarafından kullanıldı.

(Ü: MGS) Milger, 1988, S. 140, A133B

Bir öcü imajı bir kere yaratıldıktan sonra, arzu edilen çeşitli siyasi objeler için kullanılabilir.
Kimin "Türk" olduğuna Allah yahut kurbanın kendisi değil, pragmatik siyasetin (real politik) ihtiyaçları karar verecekti.